30 Nisan 2009

verme iradeyi nefsin eline...

Ben ağlıyorum. Nisan yağmuruyla yağıyorum, sağnak sağnak. Teselli kâr etmiyor yüreğime. Bir türkünün sözleri bağlıyor yüreğimin ağını… Sus diyor, sus, dinle diyor. Anla beni, duy…
Değişmeye başladın sen de, nefsinden bir şeyler umarak... Nefsinin dizginleri boşaldı, aldı seni terkisine...soluklanmadan yürüyorsun adresini bilmediğin müphem diyarlara, diyor.

Ürperiyorum, bu ben miyim diyorum ve düşünüyorum…

Bin türlü vesvesenin insanlığın kalbine yağdığı, sadakatin hicap ettiği, şetaretin hüzne dönüştüğü karanlık günlerin bedbinliği içindeyiz, diyorum içimden. Bahçeler daralmış, dallar baharları giyinmiyor. Sürgün çiçekleri düşüyor gönlümüze. Fesadın kolları, uzanıp girmiş hanelerin en mahremine. Perdeler çekilmiyor huzurun üzerine.

Sofralara Halil İbrahim bereketi düşmüyor. Yalanlar saçılıyor pergulelerden. Irmaklar akmıyor, bedir nehrince. Sözü senet sayan deniz yürekli ulular vurmuyor kıyılarımıza. Bad-ı hazan sürüklüyor firkati üstümüze. Yakup yürekli ehl-i dil, çekilmiş huzurun dergâhına. Susmuş erenlerin müşfik dili. Bir kapı açılmadan, bin kapı kapanıyor yüzümüze.

İradeyi nefsin eline verdiğimizden midir bunca yanılgı Allahım diyor, ağlıyorum.

“Verme iradeyi nefsin eline” diyen bir büyülü ses yakalıyor gönlümü…

Nefis bir yanılgı, bir ızdırap kadehi…
İçilince can yanar, canan/sızlanır…
İnsan akıl/sızlanır...

Nefis bir yanılgı, bir ızdırap kadehi…
İçilince tükenir gönlün fitili, akıl nazlanır
Mantık bitap düşer, gözler bakış/sızlanır
İnsan hayâ/sızlanır…

Şan-şöhret sahibi insanlar olmak için mi, para için mi, insanları kırıp dökmek için mi, oldu desinler diye miydi bunca telaş, bu kadar kavga, bunca zulüm, ihanet, ne içindi? Böylesine bir yorgunluk neyin nesiydi?
Hepimiz değiştik bir şeyler umarak…

Belki on, belki otuz, belki de elli sene sonra hiçbirimizi taşıyamayacak bu dar-ı dünyaya bunca aşk beslemek de neyin nesiydi? Bu sahte sadakatin nefsimizin elleriyle can bulduğunu biliyorum artık. Biliyorum hangi taşa çarptığımı.
Hicret ve niyetimin kimin için olduğunu biliyorum artık… Sebebim, çarem kim biliyorum.

Belki bir ikindi serinliğinde, belki bir öğlen sıcağında, belki tipinin karın savurduğu bir kış günü O’na yürüyeceğiz… Bitecek günün gecenin telaşı… Ama mutlaka bitecek, bitmez sandığımız, tükenmez sandığımız her şey...




Foto/Ayla Sarıoğlu


...Meryem Aybike Sinan...



dipnot: yazının tamamını okumak isteyenler (sanatalemi.net)e uğrayabilirler...


6 yorum:

Bâd-ı Sabâ dedi ki...

"Hepimiz değiştik bir şeyler umarak…""Bu sahte sadakatin nefsimizin elleriyle can bulduğunu biliyorum artık."Tamamen harika, bir yazı.

Evet evet, üzülmeye değmiyor hiç bir şey için.

Bugün yanımızda olsalar dahi, yarın ya kendileri gidecek, ya biz terk etmek zorunda kalacağız her bir şeyi.

Hayır hayır, bu bir aldanış !

Her şeyin, bir sonu var muhakkak.

Şimdi, daha iyi anlıyorum.

Ve, gülüyorum.

Gülme dedilerse de, güleceğim.

Gülmek, çok güzel bir şey :)

...

nadarû dedi ki...

@Kazım bey,
Nefs bu!...dizginleri ele bi geçirdimi, dünyayı nef(i)s görmeye başlıyor insan ne de olsa...(Allah muhafaza!)

Nefislerimize her daim mukayyet olabilme duasıyla inş...

Bâd-ı Sabâ dedi ki...

"Nefs bu!...dizginleri ele bi geçirdimi, dünyayı nef(i)s görmeye başlıyor insan ne de olsa..."@

Bu sözleri, duymaya ihtiyacım vardı. Nefis ise de, nihayetinde fâni değil mi hepsi. Varken lezzet verse de, firakı elemli. Az bir lezzet firakın acısına değmiyor, değmiyor, değmiyor.

"Nefislerimize her daim mukayyet olabilme duasıyla inş..."İnşâ Allah.

nadarû dedi ki...

"Her nefis kazandığına karşılık br rehindir.."( müddessir suresi,74/38)

Bu Ayet-i kerimeyi her düşündüğümde şöyle bir irkiliyorum...düşünüyorum, değer mi diyorum acaba şu gelip geçiçi dünya için...ama dediğiniz gibi gerçekten hiç değmiyor...nefs var ya ah şu nefs,tabiri caizse tıpkı terbiye görmemiş küçük bir çocuk gibi her istediğini elde etmek istiyor..bizim de payımıza sazan gibi atlamak düşüyor tabii...ne diyeyim,Rabbim nefislerimizi ve kalplerimizi ıslah eylesin...(amin!)

ahmed dedi ki...

Büyüklerimizgöz ile gönül arasındaki irtıbata çok önem vermislerdir..
Her insanın asıl niyetigerçek sevgisiulaşmak istediği hedefi gönlünde gizlidir..
Gönülle ile kalp aynı şeydir..
Gönül degerini ölçemeyeceğimiz bir cevherdir..
Çünkü gönülkainatta Yüce Allah’ın nazar ettiği çok özel bir yerdir..
İnsangönlü ile Yüce Allah’a tanırsever ve O’nun yakınlığını hisseder..
Göz isegönlün dişa açılan penceresi ve habercisidir..
Gönül en çok gözden etkilenir..
Gözün her hareketi gönlü ingilendirir..
Gönülgöz yüzünden pek çok şey kazanır veya kaybeder..
Onun için gönlünü düşünen kimse gözüne sahip olmalıdır..
Allah dostları bu konuda bütün Hak yolu yolcularını uyarmıştır..
Hedefe ulaşmak için bir çok usül öğretmişler..
Bu usüller Kur’an ve sünnet edebinden alınmıştır..
Hak yolu yolcusuyolda yürürkenedepli olmalıadımlarını sakin atmalıkibirli tavırlardan şiddetle sakınmalıdır..
Bu konuda sünnete uymalıdır..
Alemlere Rahmet olan Rasulüllah s.a.v Efendimizyolda yürürken sağa-sola bakmazdı..
Önüne nazar buyururgideceği yöne yönelirdi..
Yürüyüşü çok dengeli ve intizami idi..
Hak yolu yolcusugözünü haramdan ve kalbini karıştıracak şeylerden korumalıdır..
Kendisini ingilendirmeyen şeylere takılmamalıdır..
Gözünü haramdan korumayanın gönlü İlahi muhabbetten mahrum kalır..
Hazret Rasulüllah s.a.v. Efendimizharama bakmayı şeytanın kalbe fırlattığı zehirli bir ok olarak tanıtmıştır..
Kalbi bu okların zehirinden ve zararından korumanın tek yolu
gözü muhafaza etmektir..
Bunun için kalbe katılık verecek işlerdengörüntülerdenşekil ve suretlerden gözü uzak tutmalıdır..
Gözünü ve dilini haramdan korumayan kimseiyi bir mü’min olamaz..
Hak yolcusunun gözü ve gönlü aynı hedefte toplamalıdır..
Buna hedefte kilitlemek denir..
Dünya ve ahiret işlerinde başarılı olmak isteyen herkesbu hal elde etmelidir..
Hak yolu yolcusununkilitleneceği biricik hedefi Allah rızası olmalıdır..
Bütün gayretini bu yolda kulanmalıdır..
Ve hayır olarak her ne yaparsasadece ve sadece Yüce Allah’ın rızasına ve sevgisi için yapmalıdır..
selam ve dua ile kardeşim

nadarû dedi ki...

@Ahmed bey,
Allah razı olsun inş. efendim, sağolun bu değerli paylaşımlarınızdan ötürü...faydalandık inş...
"Gözünü ve dilini haramdan korumayan kimse iyi bir mü’min olamaz.." bu söz her şeyi özetliyor sanırım..
g/özünü sözünü haramlardan koruyabilen kullarından eylesin Rabbim inş cümlemizi...
dua ile..