Hoş geldin ey Şehr-i Ramazan! Küçük bir çocuk gibi şimdi kalbim..
kelebek misali,
özgür...
mutlu...
sen de geldin ya...
pır pır etti işte!
kanatlanıverdi.
uçtu...
Yüreğimde bin umut
Güllerin kokusu...
Rahmetin...
Bereketin...
Huzurun...
Secdelerin...
Sığmaz oldu içim içime...
taştı yine yüreğim!
Katmer katmer şimdi
tüm dileklerim...
tövbelerim...
ve kayboldu...
incindiklerim...
küskünlüklerim..
kinlerim..
kibirlerim..
bitmeyen hüzünlerim...
Daha ne ister ki artık !
Ah şu benim uslanmaz yüreğim,
şu fakir...şu öksüz yüreğim.
daha ne ister!
daha ne!
Geldin ya!
Hoş geldin ey Şehr-i Ramazan!
hoş geldin...Safalar getirdin gönlüme....
Ama;yine gideceksin..
yüreğimde uçuşan kuşlar da peşinden...
Ah keşke...
keşke hiç gitmesen..
hep bizimle kalsan...
tutsan yüreğimizden...
tutsan...
hep umutla...
hep huzurla...
hep...
...
dipnot: bu karalamalar eski sayfamızdan alıntılanmıştır...diğer yazılarımızı da ara ara , "derinzamanlar"a taşıyacağız inş... Ramazan-ı Şerifinizi gönül huzuru ve bereketi ile geçirmeniz dileği ve duasıyla...
foto/Süleyman Çelikel